Ne ekersen, onu biçersin fıkrası oku

Nasreddin Hoca, yeni öğrencilerine ders veriyormuş. Dersinde ise dünya ve ahireti genel anlamı ile anlatmaya, kavratmaya çalışıyormuş.
“Ahiret bizim hayatımızın tarlası, dünya da hayatımızdır. Burada kazanırken usulüne uyarsak ahirette de biriktirmiş oluruz. Herkes buradan ne gönderirse orada karşılığını alır. Hiç bir yaptığımız iyi işimiz ve amelimiz karşılıksız kalmaz.”

Anlatırken bir bakmış mollalarda ibr gevşeklik ve uyku hali görmüş. Vakitte öğle yemeği vakti olduğu için öğrencilerine seslenmiş.
– “Haydi çocuklar, artık ders tamamdır. Namazımızı kılıp hep birlikte bizim eve etli pilav ve yoğurt yemeye gidelim.”

Hoca ile öğrencileri eve gelmiş, yemek için salona doluşmuşlar. Hoca içerideki karısına seslenmiş;
– “Hanım çocuklarla birlikte etli pilav ve yoğurt yemeye geldik.”

İçerden de karısı ona karşılık seslenmiş.
– “Aman hocam, Evde onca kişiye yetecek ne et, ne pirinç, ne yağ, ne de yoğurt var. Hatta o kadar yemek yapacak malzemeyi bırak, o yemeği pişirebilmek için odun bile yok.”

Hoca bu cevap üzerine içeri gider. Döndüğünde elinde koca bir kazan, bir kepçe, koca bir tepsi, büyük bir yoğurt bakracı ve bir sürü kaşık varmış.

Kendisine şaşkın şakın bakıp hani yemek hocam diye soran öğrencilerine cevap verir.
– “Kusura bakmayın çocuklar. Gördüğünüz gibi ne ekerseniz onu biçersiniz. Eve önceden hepimize yetecek kadar et, pirinç , yağ, süt ve odun getirebilmiş olsaydım, onları bu koca kazanla pişirip , bunlarla da sizlere ikram edecektim.”

En sevilen Nasrettin Hoca fıkraları için ekli sayfayı inceleyin.